aklindaki.blogspot.com |
Öncelikle insanlarda bulunan o piskoloji ve özentilik herşeyi değiştiriyor. Örnek olarak programlara katılan insanları görürüz. Baba ve oğul olarak katılırlar. Babası doktor, oğlu da doktur veya o derece yüksek
bir makamda çalışmaktadır. Yani işin özü nerede bitiyor? Tabi ki ailemizde. Ama baktık benim ailem o kadar bilgiyi seven ya da sadece size çalışmasını söyleyen biri ise ailemizden pek birşey bekleyemeyiz. Sonuçta her ne kadar uğraşsakta ağaç yaşken eğilir lafı tam olarak buraya geliyor. Neden bilgili ve kültürlü olmaktan kaçıyoruz ? Herkesden farklı olma düşüncesiyle mi? Yoksa dışlanma veya onlara yetişemeyeceğinizden mi? Bunu tam olarak ben bilemem ama eminim ki içinizde saklıdır. Önemli olan kesinlik şudur ki: Kim ne yaparsa yaptın, biz doğru yoldan şaşmayalım. Bu yolun doğruluk tespiti çoktan yapılmıştır. Bunu şöyle izah edebilirim. Örnek olarak Mustafa Kemal ATATÜRK'ün her okulda baş köşede yazıldığı sözü: En hakiki mürşit, ilimdir fendir. Yani düşünün sizden çok önce doğmuş kimse ve yaptığı işlere bakılırsa son derece önemli bir kimse, nasıl izah etmiş durumu. Size demek istediğim ilim ve bilim, kültür ve bilgiden gelir. Buna emin olabilirsiniz. Yaşınız her ne olursa olsun öğrenmek son derece önemli ve kutsal bir iştir.
Peki bunda şeyi söylediniz. Nasıl olacak bu iş? Nasıl bilgi seviyemizi yükseltebiliriz? Çok basit. En kolay yöntemi kitap okumaya başlayabilirsiniz. Güncel haberleri gazeteden takip edebilirsiniz. Eski yazarların yazdığı kitapları okuyabilirsiniz. Bu örnekler istediğiniz kadar arttırılabilir. Yeter ki yapmak istediğinizi kendinize söyleyin. Yazdığım bu yazıyı bitirmeden önce Sadi'nin bir sözünü belirtmek isterim Bilgisiz bir kimse savaş davuluna benzer sesi çok içi boştur. Unutmayın öğrenmenin yaşı yoktur.